Yeme bağımlısı olabilirsiniz! İşte ilk belirtileri…

“`html

Yeme Bağımlılığı: Nedenleri ve Çözümleri

Günümüzde pek çok insanın göz ardı ettiği bir sorun olan yeme bağımlılığı, ‘bireylerin kontrolsüz bir şekilde aşırı yemek yeme dürtüsü hissetmeleri’ ile tanımlanabilir. Uzman Diyetisyen Şevval Işıklı, bu konuda dikkat edilmesi gereken noktaları paylaşarak önemli uyarılarda bulundu.

Açlığın Ötesinde: Duygusal Etkiler

Yeme bağımlılığının sadece fizyolojik açlık ile değil, duygusal ve psikolojik durumlarla da yakından ilişkili olduğunu belirten Diyetisyen Işıklı, “Yeme bağımlılığı, diğer bağımlılıklar gibi hem fiziksel sağlığı olumsuz etkileyebilir hem de bireyin yaşam standartlarını düşürebilir. Bu durum, genellikle profesyonel müdahale gerektirir.” şeklinde konuştu.

Dikkat Edilmesi Gereken Belirtiler

Diyetisyen Işıklı, yeme bağımlılığına dair belirtileri şu şekilde sıraladı:

  • Kontrolsüz yemek yeme arzusu
  • Olumsuz duygularla başa çıkarken yemek yeme (duygusal yeme)
  • Aşırı yemek yedikten sonra duyulan suçluluk ve pişmanlık hissi
  • Yemek yerken zaman kavramına sahip olmamak
  • Yemek, kişinin hayatında en önemli konuma gelmesi
  • Sosyal ortamlarda yeme davranışını gizleme gerekliliği

Yeme Bağımlılığı Belirtileri

Yeme Bağımlılığını Artıran Faktörler

Uzman Işıklı, yeme bağımlılığının stresli yaşam olayları, duygusal travmalar ve depresyon gibi ruhsal sorunlardan etkilenebileceğini vurguladı. “Duygusal ya da psikolojik baskı altında olan bireylerde, yemek yeme davranışı bir kaçış yöntemi olarak görülmektedir. Ayrıca düzensiz yaşam, yetersiz uyku ve aşırı alkol tüketimi, bu bağımlılığı artırabilir.” dedi.

Yeme Bağımlılığı ve Faktörleri

Fiziksel ve Psikolojik Etkiler

Yeme bağımlılığının hem bedensel hem de ruhsal sağlığı tehdit ettiğini ifade eden Diyetisyen Işıklı, şöyle devam etti:

Fiziksel Etkiler:

  • Obezite
  • Yüksek tansiyon
  • Kalp rahatsızlıkları
  • Diyabet

Psikolojik Etkiler:

  • Depresyon ve kaygı bozuklukları
  • Stres yönetimi sorunları
  • Düşük benlik saygısı

Yeme Bağımlılığı Etkileri

Genetik Yatkınlık ve Duygusal Durumlar

Yeme bağımlılığı, birçok faktörün birleşimiyle ortaya çıktığını söyleyen Diyetisyen Işıklı, “Genetik ve çevresel faktörlerin yanı sıra psikolojik etmenler de önemlidir. Stres, kaygı ve depresyon gibi duygusal durumlar, yeme isteğini tetikleyebilir.” ifadelerini kullandı.

Yeme Bağımlılığı ve Genetik

Depresyonun Yeme İle İlişkisi

Uzman Işıklı, depresyonun yeme bağımlılığı üzerinde etkili bir katkı sağladığını belirtti: “Depresyon halinde bireyler, kendilerini kötü hissettiklerinde yeme ihtiyacı hissederler. Bunun yanı sıra, beyin kimyasallarındaki değişiklikler aşırı yemek isteğini artırabilir.” dedi.

Depresyon ve Yeme Bağımlılığı

Bağımlılık Yapan Besinler

Diyetisyen Işıklı, yeme bağımlılığına yol açabilecek bazı besinleri şu şekilde sıraladı:

  • Çikolata
  • Cips
  • Fast food ürünleri

“Bu tür yiyecekler, vücutta dopamin salgısını artırarak keyif hissi yaratır ve bağımlılığı tetikleyebilir.”

Yeme Bağımlılığı Yapan Besinler

Yeme Bağımlılığından Korunmak İçin 8 İpucu

Yeme bağımlılığını önlemek için yaşam tarzında yapılacak birkaç basit değişiklik, sorunla başa çıkmayı kolaylaştırabilir. Diyetisyen Işıklı’nın önerileri şöyle:

  1. Duygusal yeme alışkanlıklarını tanıyın: Duygusal zorluklarla başa çıkma yolları olarak egzersiz ve meditasyon gibi sağlıklı yöntemler uygulanabilir.
  2. Dengeli beslenin: Düzenli öğünler ve sağlıklı atıştırmalıklar, aşırı yeme isteğini kontrol altında tutar.
  3. Mindful eating uygulayın: Her lokmaya odaklanarak doygunluk hissinin zamanında algılanmasını sağlar.
  4. İşlenmiş gıdalardan uzak durun: Doğal ve sağlıklı besinlere yönelmek bağımlılığı azaltabilir.
  5. Porsiyon kontrolü yapın: Küçük tabaklar kullanarak yavaş yemek yeme alışkanlığı geliştirin.
  6. Su tüketiminizi artırın: Yeterli su içmek, gereksiz yemek yeme isteğini engelleyebilir.
  7. Bilinçli atıştırmalıklar seçin: Sağlıklı, doğal atıştırmalıkları tercih edin.
  8. Psikolojik destek alın: Bireysel veya grup terapileri, yeme bağımlılığı tedavisinde büyük bir rol oynar.

“`

Related Posts

Seramik kupaki çatlaktan sızıyor! Kahve keyfi zehir olmasın, en iyi çözüm kalemlik

Porselen veya seramik ürünlerde gözle görülür çatlaklar fark ettiğinizde, bu eşyaları gıda ile temas ettirmekten kaçınmanız gerektiğini biliyor muydunuz? Çatlak kupalar, tabaklar ya da kaseler, nostaljik değerleri nedeniyle evlerimizde sıklıkla kullanılmaya devam ediyor. Ancak bu tür ürünlerin gıdalarla teması çok riskli. İşte detaylar.

“İdeal Kilonu Öğren, Sağlıklı Yaşa” kampanyasına 6 haftada yaklaşık 5 milyon kişi katıldı

Sağlık Bakanlığı, Türkiye genelinde hayata geçirilen “İdeal Kilonu Öğren, Sağlıklı Yaşa” kampanyasının ilk 6 haftasında, 4 milyon 923 bin 302 kişinin boy ve kilo ölçümlerinin yapıldığını bildirdi. Ölçümler sonucunda, 2 milyon 985 bin 25 kişinin vücut kitle indeksinin, normal kilo aralığının üzerinde olduğu tespit edildi

Muayenehane Hekimleri Hakkında Önemli Duyuru

Muayenehane hekimlerine önemli duyuru! Türk Tabipler Birliği, muayenehanesi olan hekimlere getirilen özel hastane kısıtlamasının hukuki olmadığını savundu. 

Yaz aylarında çocuklarda kırık, çarpma ve morluk riski

Okulların kapanmasıyla birlikte çocukların açık alanlarda geçirdiği sürede artış yaşandığını belirten çocuk sağlığı ve hastalıkları uzmanı Dr. Ferunda Demir, yaz aylarında çocuklarda kırık, çarpma ve morluk riskine dikkati çekerek aileleri uyardı. Demir, “Çocuklar çok hareketli. Düşme ve çarpma sonrası morarma, şişlik ya da hareket kısıtlılığı varsa mutlaka doktora başvurulmalı” dedi.

Et saklarken yaptığınız 5 büyük hata

Kırmızı etin yanlış saklanması, ciddi sağlık sorunlarına neden olabilir. Uzman diyetisyen Serap Güzel, etin nasıl saklanması gerektiğini, etin dondurulma ve çözdürülme süreçlerini açıklıyor.

Dermatolojik onay almayan ıslak mendiller cilt sağlığını tehlikeye atıyor

Malatya Turgut Özal Üniversitesi Tıp Fakültesi Dermatoloji Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Bülent Nuri Kalaycı, son yıllarda kullanımı artan ıslak mendilin doğru seçilmesi gerektiğini söyledi.Doç. Dr.Kalaycı:”Bu tarz ürünler cilt bariyerini bozarak kuruluk ve bazen hasara yol açabiliyor. İçeriğinde bulunan bu maddelere karşı kişinin hassasiyeti var ise buna bağlı olarak cilt üzerinde alerjik kontakt dermatit dediğimiz tablonun ortaya çıkmasına sebep olabiliyor”açıklamasında bulundu.